Bu blog'da okuyacağınız olaylar, kişiler ve mekanlar gerçek olabileceği gibi tümüyle hayal ürünü de olabilir. Bazı yazılar ruh sağlığınızı bozabilir, keyfinizi kaçırabilir, bam telinize dokunabilir. Böyle durumlarda blog yazarı Neslihan Venüs Kılıç Hacıalioğlu hiçbir şekilde yazdıklarından sorumlu tutulamaz, adres gösterilemez. Siz bırakın onu bunu, şunu bilin yeter; "Yapan, yaptıran yalnız Allah'tır", gerisi hikaye...
23 Nisan 2012 Pazartesi
Sevgili...(Ayse Ozyilmazel)
Herkes sevgili mi?
Yani sevgili denebilir mi her ilişki kurduğun karşı cinse?
Görüyorum gazetelerde öyle yazıyorlar, duyuyorum sağdan soldan öyle diyorlar. 'Bilmem kimin yeni sevgilisi'. 'Yeni aşkı'.
Canım sıkılıyor 'sevgili' gibi içi dolu, güzeller güzeli bir kelimenin paralanmasına. Tükürülüp tükürülüp arabaların altında kalmasına.
Sevgili. Sevgilim.
Canım sevgilim. Sevdiğim.
Sevgilim diyebilmek kolay mı? Öyle olduğu gibi, geldiği gibi sevebilmek, sadece onda durabilmek, sadece onunla gülebilmek, gözünün içine bakmak, onunla uyumak, onunla yarını düşünmek, mutluluğu onun adından başka cümleye yakıştıramamak sıradan mı?
Tanıştığın, görüştüğün, kaynaştığın her insan şıp diye sevgiliden sayılabilir mi?
On tane sevgilisi olur mu bir kalbin? Sevgili gibi sevmek çocuk oyuncağı mı? Facebook durumu gibi zırt pırt değişebilecek bir şey midir sevgili?
Kapıdan çıktığı andan silinip atılabilir mi sevgili?
Madem ayrıldık hadi defol kalbimden denilebilir mi ona? Ertesi gün başkası sevgili ilan edilebilir mi?
Ah sevgili... Ah sevgilim... Senin için her şeyi göze almak, gözyaşı dökmek, camlarda beklemek, gülüşünü özlemek, ezberlerden vazgeçmek övünülecek birşey değil.
Çünkü her şey sensin. Her şey 'sevgilim' diyebilecek kadar sevebilmek birini.
Şimdi bir daha sorarım size herkes sevgili mi?
Yahu öyle bir şey olabilir mi? İmkânı var mı?
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder