11 Mayıs 2008 Pazar

Anneler Günü ve diğerleri

Öyle Anneler Günü, Babalar Günü, onlar-bunlar günü gibi günlerden pek haz etmiyorum. Hele hele Sevgililer Günü’ne ultra gıcığım. Amerikan emperyalizminin dayattığı tüketim manifestoculuğu olduklarını düşünüyorum.
Annesi, babası olmayan, onların hasreti ve özlemiyle yanıp tutuşanların alınabilecekleri, dirayetlerini zorlayıcı, travmatik günler olarak hissederim.
Hem tek bir günün insanın gözüne gözüne sokulmasına ne gerek var?
Yıl 365 gün. İsteyen istediği zaman ifade etsin sevgisini. Öpsün, sarılsın, hediyeler alsın anasına, babasına, sevdiğine...
Normal koşullar altında sevgi gösterme özürlüsü mü? O zaman da bir sürü güzel bayramımız var; küslerin- dargınların birbirleri ile barışacağı, sevenlerin kucaklaşacağı, büyüklerin ellerinden, küçüklerin gözlerinden öpülecek...
Geçenlerde Ankara’da annesinin boğazını kesen üniversiteli kız gibi kafayı sıyırmamışsanız, herkes derecesi farklı olabilmek suretiyle de olsa kendini doğurup, yetiştirip, bugünlere getiren annesini, babasını sever. Bu konunun tartışma götürebilir dahi olmasından yana değilim.
Benim esas tökezlediğim nokta öteki anne- babalar durumu.
Üvey anlamında değil kastettiğim; eş tarafından olanlar...
Kayınvalide ve kayınbabalar.
“Kayın” kelime anlamı olarak “sonra” demek. Kayınvalide, kayınbaba, kayınbirader de düğün ya da evliliğin başlangıcından sonraki akrabalıkları ifade ediyor yani.
Garipsediğim husus: günümüzün modernleşen dünyası/ evliliklerinde, taze gelinlerin evlendiği, hayat yoldaşı olarak seçtiği, ömrü boyunca soyadını taşıyacağı, kütüğüne girdiği eşlerinin annelerine “anne” dememesi/ diyememesi.
Yapmayın, etmeyin arkadaşlar; sizin sevdiğiniz adamı doğurup, can veren öteki anneler en az kendi anneniz kadar değerli. İsmiyle hitap ederek ‘bişey teyze’ veya’ bişey hanım’ denilmeleri hiç aldırmıyor gibi gözükenleri bile fena incitiyor.
Biz kadınlar duygusallığa, kibarlığa, değer verilmeye, özel hissettirilmeye takığızdır bilirsiniz. Sebebiniz her ne ise boşverin, zorlayın kendinizi, çıksın ağzınızdan “anne” kelimesi. Bakın hem onu, hem sevdiğiniz adamı ne kadar mutlu edeceksiniz...

Neslihan the Arabulucu :-)

Yazı Tarihi: 11 Mayıs 2008

Hiç yorum yok: