8 Ekim 2008 Çarşamba

Evlilik Yıldönümü


Bugün 08 Ekim.
08 Ekim 2008.
Babam hala yaşıyor olsaydı bugün anne ve babamın evlilik yıldönümlerinin tam 41. yılı olacaktı.
Dile kolay kocaaaa kırkbir yıl. Bir ilişki için bir ömür, bir ömür için sadece bir dönem.
Kadere karşı çıkılmıyor, olacakla öleceğin önüne geçilmiyor.
Babam 5 yıl önce bizlere ve bu hayata veda etmeden sonsuzluğa gittiğinden beri annem zor günler geçiriyor.
Kabullenemedi, toparlanamadı.
Fiziki ve ruh sağlığı, görünüşü, hayat sevinci bir anda uçtu gitti...
Bu sene Ekim ayının başından beri de oldukça gergin ve keyifsiz.
2 gün sonra yani 10 Ekim doğumgünü.
Aslında 10 Ekim’de evlenmek istemişler ama o gün dolu olduğu için Evlendirme Dairesi 2 gün önce evlenmek isteyip istemeyeceklerini sormuş.
Annem de “önce olsun da sonra olmasın, 2 gün sonrasını bile bekleyemem” demiş.
Bir arkadaşları tanıştırmış ve güzel bir flört döneminden sonra büyük aşkla evlenmişler.
41 yıl önce bugün ”İyi günde, kötü günde, hastalıkta ve sağlıkta…Ölüm bizi ayırana dek...” diyerek de yemin etmiş ve birbirleriyle hayatlarını birleştirmişler.

Allah’ın yazgısını sorgulamak bize düşmez ama babamın yokluğunu hissettiğim ve onu gün be gün daha çok özlediğim her an ömrümün sonuna kadar bu özlemle nasıl başa çıkabileceğimi kendime sormadan edemiyorum.

Avuntum; onunla ilgili tüm hatıralarımın çok güzel, sevgi dolu ve onun kızı olmakla gurur duyabileceğim kadar onur verici olmaları.
Ayrıca onu daha küçük yaşta kaybetmiş olsaydım belki de yaşadıklarımız ve hatırlayacaklarım daha az olacaktı, şimdi o kadar çok paha biçilmez anım var ki....

Bu özel günde evlilik yıldönümlerini artık kutlayamasak da iyi ki evlenmişler diye düşündüğümü dillendirmenin bir zararı olmadığı görüşündeyim.
İyi ki evlenmişler ve iyi ki beni ve abimi dünyaya getirmişler.

Evlilik ve aile bana göre h@l@ bu dünyadaki en kutsal, en güzel şeylerden biri...

Yazı tarihi: 08 Ekim 2008